Iğdır
Yüzölçümü: 3.539 km²
İl Merkezi Nüfusu: 81.162 (2011)
Toplam Nüfusu: 188.857 (2011)
İl Trafik No: 76
İl Telefon Kodu: 476
Türkiye’nin doğu sınırında yer alan Iğdır, efsanevi Ağrı Dağı ile görülmesi gereken bir ildir.
İLÇELER:
Iğdır (merkez), Aralık, Karakoyunlu, Tuzluca.
Tuzluca: İl merkezine uzaklığı 39 km.dir. Tuz Dağı’nda bulunan su göletleri astım hastalığına iyi gelmektedir.
COĞRAFYA
Kuzey ve kuzeydoğu sınırını Aras Nehri ve nehir yatağı boyunca Ermenistan sınırı teşkil eder.Doğu ve güneydoğusundan Nahçıvan Muhtar Cumhuriyeti ve İran, güneyinde Ağrı ili, batı ve kuzeybatıda Kars ili yer almaktadır.
Iğdır yüksek platolar ve dağlık kesimlerin geniş yer kapladığı bir bölgededir. Dil Ovası Türkiye’nin en uç noktasıdır. Bölgenin güneyinde batı doğu doğrultusunda uzanan Orta Toroslar ve Manzar Dağlarıyla başlayıp, Karasu, Aras Dağlarıyla devam eden dağlık kesim sırasıyla batıdan doğuya doğru Durak Dağı (2811 metre) Zor Dağı (3196 m) Pamuk Dağı (2639 m) Büyük Ağrı Dağı (5165 m) Küçük Ağrı Dağı (3986 m) dır. Türkiye’nin en yüksek dağı olan Büyük Ağrı Dağı İran ile sınır teşkil etmektedir.
Iğdır’da coğrafî konumundan dolayı karasal bir iklim hüküm sürmektedir. Sıcaklık bölge ortalamasından daha yüksektir çok az yağmur almaktadır.
TARİHÇE
Bölgeye M.Ö. 4000 tarihinde Hurriler yerleşmiş daha sonra farklı medeniyetlere sahne olmuştur. Günümüze kadar Urartular, Sakalar, Sasaniler, Bizanslar, Selçuklular, Moğollar, Oğuzlar, Karakoyunlular ve Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliğine girmiştir.
TURİZM
Bir çok uygarlığın izlerini bünyesinde barındıran Iğdır, tarihi ve kültürel değerlerin yanısıra bozulmamış doğal kokusu, Avrupa’nın ve Türkiye’nin en yüksek dağı olan ve tüm dünya dinlerinin anası olarak adlandırılan Ağrı Dağı, Nuhun Gemisi, Korhan Kalesi, Korhan Yaylası, Kara Kilise, Korhan Meteor Çukurları, Korhan Yaylası Açık Hava Müze alanları, Zerdüşt Tapınma Merkezleri, Bulakbaşı Ahura Mazda Suyu, Ahura Buzulu, Cehenem Vadisi, kutsal kitaplarda adı geçen adem ile havvanın yaşadığı İrem Bahçesi, Eski Kaya Mezarlıklar, Süreyya Çeşmesi, Hakmehmet Beraderi Şemsi Tebrizi Türbesi, Karakoyunlu Babek Mağarası, Gökçeli Şehit Ağacı, Karakoyunlu Açık Hava Müzesi, Tuz Mağaraları, Tuzluca Mesire Yerleri ve doğal güzellikleri, Aras vadisi kuş zenginlikleri, Pamuk Dağı Kayak Merkezi, Melekli Kültepe, Türkiye’nin en yüksek anıtı olan Iğdır Anıt ve Müzesi, Tarihi Ejder kervansarayı, Kümbetler, Tarihi Koçbaşı Mezar Taşları ve dünyada eşi benzeri olmayan üç ülkeye sınır olma gibi özellikleri ile son yıllar ülkemiz ve dünya turizmi açısından kendisine önemli yer edinmiştir.
Güneşin ülkemize ilk doğduğu yer olarak bilinen Iğdır; Güneşin Doğduğu Kent, Nuhun Arka Bahçesi, Festivaller Şehri, Nuh’un şehri, Tarihin Tanığı, Doğunun Çukur 0vası, Sürmeli Vadisi, Asya’nın Kapısı, Kafkasya’nın merkezi, Medeniyetler Beşiği gibi farklı isimlerle anılmaktadır.
AMARAT KÜMBETİ:
Iğdır’ın yaklaşık 11 km. kuzeyinde Çakırtaş köyünün batısında, bugün tamamen yok olan bir mezarlığın içerisinde yer alır. Türbenin giriş kapısı üzerinde dikdörtgen bir çerçeve içerisinde, zincirek motifi ile ayrılmış iki satırlık bozuk bir sülüs ile Arapça yazılmış kitabeden kümbetin 890 H./ 1485 M. yılında Kul Yusuf adlı bir zat için yaptırıldığı anlaşılmaktadır. Kümbeti inşa eden mimar bilinmemektedir.
1400-1508 yılları arasında Doğu Anadolu ve İran Azerbaycan’ında önemli bir siyasal güç olan Akkoyunlu soy kütüğünde, Yusuf veya Kul Yusuf adlı birisine rastlanılmıyor”. Birinci derecede önemli bir şehzade veya sultan akrabalarından biri olmadığı, ancak bölgede tanımmış ve hatırı sayılır bir zat olduğu türbenin yapısından anlaşılmaktadır.
Iğdır Kervansarayı
Iğdır şehir merkezinin 31 km. güneyinde, Kervansaray köyünün batı tarafında, bugünkü Güngörmez, Kızılkule, Kervansaray ve Asma köylerinin yol kavşağında düzlük bir arazi üzerinde yer alan kervansaray dönemin Sürmeli Emiri Şerafeddin Ejder (Azdera) zamanında yaptırılmıştır. Kervansaray’ı inşa eden ustaların isimleri bilinmiyor. Ancak, bina üzerindeki usta işaretlerden bu kervansarayın inşasında 16 değişik taşçı ustasının çalıştığı anlaşılmaktadır. Kervansarayın üzerinde herhangi bir kitabesi yoktur. Kervan yollarını ve hanları konu alan eserlerde de adı geçmemektedir. Avlusuz oluşu ve taç kapısının cephede bir çıkıntı oluşturmayışı bir geç devir eseri olduğu kanaatim uyandırmaktadır. Bu özelliklerden yola çıkarak, bu kervansarayı XIII. yüzyılın sonlarıyla XIV. yüzyılın başlarına tarihlemek mümkün görünmektedir. Zira bilinen avlusuz hanların pek çoğu geç devir eserleri olup, genellikle XIV. yüzyıla tarihlendirilebilmektedir.
Karakale Ören Yeri
Iğdır Ovası’nın batısında, Ermenistan sınırında, savunmaya elverişli bir konumda kurulmuş olan Karakale, Sürmeli Çukuru’nun en eski yerleşim merkezlerinden biri olup, Urartular’a belki daha da eskilere dayanır. Ancak, 1664 ve 1840 yıllarında meydana gelen depremlerde, kale duvarları tahrip olmuştur. Günümüzde tamamen harabe halindedir.
Efsaneleriyle ünlü Ağrı Dağı’na tırmanmadanYapmadan Dönme
Bozbaş isimli yemeği tatmadan
…Dönmeyin
bilet,uçak bileti, ucuz bilet, ucuz uçak bileti, en ucuz uçak bileti, ekonomik bilet, ekonomik uçak bileti, kampanyalı bilet, kampanyalı uçak bileti,bilet bilet, bilet var, hemen uçak bieti, taksitli uçak bileti, o bilet, bilet evi, bilet thy, thy bilet, thy uçak bileti, pegasus uçak bileti, sunexpress uçak bileti,onurair uçak bileti,borajet uçak bileti, atlasjet uçak bileti, atlasglobal uçak bileti, anadolujet uçak bileti,
tthy ığdır uçak bileti, pegasus ığdır uçak bileti, sunexpress ığdır uçak bileti,onurair ığdır uçak bileti,borajet ığdır uçak bileti, atlasjet ığdır uçak bileti, atlasglobal ığdır uçak bileti, anadolujet ığdır uçak bileti,